Tir Çin’de de olsa ilmi arayınız. Çünkü ilim öğrenmek her Müslümana farzdır. Melekler, yaptıkları işten hoşlandıkları ilim talebeleri için kanatlarını yere sererler. CAMIÜ’S-SAĞIR, NO: 640
ASZ W Ümmetime hiçbir ümmete verilmeyen bir hususiyet verildi. O da musibet ânında “İnnâ lillâh ve innâ ileyhi râciün” demektir. e AYA e NĞN Camiü’s-Sağir, No: 674 B XN ÇAA A a SŞ lle DİPAİ K k l Ve DAĞE, ti TAY
66 İnzal ettiğimiz Kitaplarla imsanlara delillerimizi açıklarıp hidâvet volunu gösterdiğimiz halde bunu bile bile gizlevenlere Allah ve İânet edebilecek her şev İânel eder. BAKARA SÜRESİ: 159 H
One who brings peace between people is not a liar, he says something good, or reports something good. (TİRMİDHİ, BİRR, 26)
Ey Rabbimiz ! Biz gerçekten iman ettik, günahlarımızı bağışla, bizi ateş azabından koru … Âl-i Imrân Süresi | 16.âyet
Das im letzten Teil der Nacht gesprochene Gebet ist vorzüglicher, inniger und erwünschter. (Tirmidhi, “”Da’awat””, 80)
zi T X Öyleyse yakınlarınıza, >< muhl,a(;,lapa ve yolGu.laPa — — haklarını verin; “bu, | Allah'ın Pızasını kazanmak - isteyenlePr için en dogıousudup çunleu mutluluğa epe(;eleler—' oqlapdıp' Rum, 38 VA #N . DA A
— AM ” Sadakalar (zekatlar), Allah’tan bir farz olarak ancak fakirler, düşkünler, zekât toplayan memurlar, kalpleri İslam’a ısındırılacak olanlarla (özgürlüğüne kavuşturulacak) köleler, borçlular, Allah yolunda cihad edenler ve yolda kalmış yolcular içindir. Allah hakkıyla bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir TEVBESÜRESİ, 60