Yemeği sıcakken yemeyin, çünkü sıcak yemeğin bereketi yoktur. a

Cillah’ın, kendisini kıyamet gününün sıkıntılarından lzmta’zmabmı isteyen kimse, boxzcunu öd eıgemeyene mühlet tanısın ya da bozcun biz kısmını veya tamamını bağışlasın. Müslim, “Müsakat”, 32

Allah’ın emri daima yerine gelir. Nisâ Suresi/47.Ayet

eli Seyahat edin, “Ü sıhhat bulursunuz. Ahmed b. Hanbel, Müsned 2/380.

* — Şayet biriniz, mali imkânlar bakımından ve bedenen kendisinden daha iyi dürumda olanlara(imrenip) bakacak — -olursaonlara değil de (bu — yönlerden) kendisinden daha : kötü durumda öolanlara baksın! ; Müslim, “Zühd”, 8 a – #

y j Şüpheliyi bırak, şüphe vermeyene bak. Zira gönül, sözde ve işde doğrudan huzur, yalandan kuşku duyar. Tirmizi, Kıyamet, 60.

,’(‘K U ş k u s u z k İ B İs a d a k aı Ş

Göklerde de yerde de hakiki ilâh sadece

Kötülükler yaptıktan sonra ardından tövbekâr olup da iman edenlere gelince, şüphesiz ki, o tövbe ve imandan sonra rabbin elbette bağışlayıcı ve esirgeyicidir. (A’râf, 7/1535)

“İki haslet vardır ki bir mü’minde asla beraber bulunmazlar: Cimrilik ve kötü ahlâk.” Tirmizi, “Birr”, 41.
