* — Şayet biriniz, mali imkânlar bakımından ve bedenen kendisinden daha iyi dürumda olanlara(imrenip) bakacak — -olursaonlara değil de (bu — yönlerden) kendisinden daha : kötü durumda öolanlara baksın! ; Müslim, “Zühd”, 8 a – #
y j Şüpheliyi bırak, şüphe vermeyene bak. Zira gönül, sözde ve işde doğrudan huzur, yalandan kuşku duyar. Tirmizi, Kıyamet, 60.
Allah’a güvenip dayan. Vekil olarak Allah yeter. Ahzâb Süresi, 3. Ayet
Ebü Dâvüd, Salât 35
Rabbin kuluna en yakın olduğu vakit, gecenin son yarısıdır. Eğer o saatlerde Allah’ı zikredenlerden olmaya gücün yeterse, sen onlardan ol. Nesâi, “Mevâkit”, 35
Bir müslümana, üç günden fazla din kardeşi ile dargın durması helal olmaz.
De ki: Bizim başımıza ancak Allah’ın ‘ bizim için yazdığı şeyler gelir. O, bizim mevlamızdır. Ş Öyleyse mü’minler, yalnız Allah’a güvensinler.” TEVBESL –
Ö les croyants ! N’annulez pas vos aumönes par un rappel oU un tort, comme celui gui depense son bien par ostentation devant les gens sans croire en Allah et au Jour Dernier. (Al-Bagara, 2/264)
Kitab’a sımsıkı sarılıp –. namazı dosdoğru — kılanlar var ya, işte böyle iyiliğe çalışanların ecrini biz asla zayi etmeyiz.
Abdullah b. Ömer (r.a.)’dan. *’ Rasülüllah (s.a.v.), şöyle buyurmuştur “Bir kadın kedi yüzünden azaba ugramıştır. Kediyi, ölene kadar hapsetmişti bu yüzden cehennem girdi. Onu hapsettiğinde ne doyurmuş ne de su vermiş ne de yerin haşerelerinden yemesi için salıverdi.”